Sudak Balığı (Sander lucioperca) ve Avcılığı
Sudak balığı (Sander lucioperca, eski bilimsel adı Stizostedion lucioperca), Percidae familyasından yırtıcı bir tatlısu balığı türüdür. Halk arasında Uzunlevrek olarak ta bilinir. Kökeninin doğu Avrupa olduğu düşünülür. Sevilerek yenilen balık olduğundan insanlar tarafından Batı Avrupa'ya da yayılmıştır.
Sudak balıklarının vücutları zarif olup birbirinden ayrı iki tane sırt yüzgeçleri ve ağızlarında bir sürü sivri uzun (köpek dişi) dişleri vardır. Boyu 1,25 metreye, ağırlığı 20 kiloya ve yaşları da 16 ya ulaşabilir. Sırtı yeşilimsi gri ve karnına doğru gümüşileşen, bir rengi vardır. Ayrıca sırtında belli belirsiz farklı şekillerde kahverengi gölgeler vardır.
Sudak balığı amatör ve ticari balıkçılık açısından önemli bir balıktır. Az kılçıklı, sağlam yapıya sahip beyaz bir eti vardır. Irmaklarda, göllerde ve bazen ırmakların denize aktığı yerlerde bulunur, az tuzlu deniz suyunda da yaşıyabilirler. Derin sularda yaşamayı tercih eden, çok aç gözlü, çok çabuk büyüyen bir tür olmakla beraber esaret altında çabuk ölmesinden dolayı havuzlar ya da akvaryumlarda yetiştirilemez.
Sudak balıkları ilkbaharda, Nisan ile Haziran ayları arası, çiftleşirler. Yumurtalarını sığ suda su bitkilerinin üzerine ve çakılların arasına bırakırlar. Kilogram ağırlık başına 40.000 yumurta yapmakta olup bu diğer balik türlerinin ürettiğinden çok daha azdır (Sazan 300-500 bin adet). Bu yüzden diğer balıklar kadar hızlı ve bol çoğalamaz.
Yurdumuzda Sudak, tatlısu levreği veya uzun levrek olarak bilinirken, yabancı kaynaklarda sudak, luciaperca, zander, pike-perch, walleye, sander, sandra gibi isimlerle de geçer.
Sudak Doğu Avrupa kökenlidir; daha sonra diğer bölgelere getirilip salınmıştır. Türkiye' ye de 1955 yılında Avusturya'dan getirilmiştir. Salınma işleminden sonra bazı ülkelerde negatif ekolojik etkileri olmuştur. Türkiye'de de bu tarihte salındığı Eğirdir gölünde yaşayan iki Cyprinidae türünün yok olmasından sorumlu tutulmaktadır. Bunlardan biri de malesef dünyada sadece bu göle özgü olan Eğirdir Balığı veya Yağ Balığı olarak bilinen Phoxinellus egridiri (Karaman 1972) balığıdır. Bu balığın ticari avcılığı yapılmadığından sudak bu işten gerçekten de sorumludur.
Başta Marmara, Trakya, Karadeniz, Göller bölgesi olmak üzere yurdumuzdaki çeşitli iç sularda bulunur. Bu günlerde miktarının azaldığı bilenmekle beraber en çok Eğirdir gölünde vardır. Terkos gölü, Çubuk barajları, Hirfanlı barajı, Kesikköprü barajı, Kızılırmak nehrinde de yaşadığı bildirilmektedir.
Avlama yöntemleri
Sudak balığı çok dikkatli ve ürkek bir balıktır ve kolay kolay tutulamaz. Boyu 90 santimi ve ağırlığı 7 kiloyu geçenleri çok nadir tutulur. Sudak balığını tutmak için uygun yemler kızılkanat, kızılgöz ve tatlısu levreğidir. Bunun yanında tabiiki başka balık türleride yem olarak kullanılabilir, ama kullanılan yem balığının zayıf ve uzun bir yapıya sahip olmasına önem vermek gerekir. Yarım balık, ve balık parçalarıda yem olarak kullanılabilir. Solucan veya kurt ile tutulan Sudak balıkları çok seyrektir.
Başarılı olmak için bol yavru balıkların yüzdüğü yerleri seçmek gerekir. Kanallarda ve alçak göllerde sazlıkların ve su bitkilerinin yakınında aramak gerek.
En iyi avlanma zamanları buz olmayan zamamlarda akşam ve gece saatleri, ve buz olan zamanda öğlen saatlerindedir. En iyi aylar Mayıs, Haziran, Eylül ve Aralıkdir. En büyük sudak balıkları kışın tutulur (ama kışın avcılık yasaktır).
Sudağın avcılığı çok zevklidir, amatörler arasında tercih edilir. Oldukça ürkek olduğundan avda fazla gürültü yapmamak ve görüntü vermemeye çalışmak gerekir. Yemli oltalara vuruşu oldukça ihtiyatlıdır, acele edilirse yemi bırakıp kurtulabilir. Avcılığı her etobur tatlı su balığında olduğu gibi iki kısımda olabilir. Yapay ve doğal yemlerle avcılık.
1. Yapay Yemlerle Avcılık
a. Atıp çekme
b. Sürütme
2. Doğal Yemlerle Avcılık
a. Atıp çekme
b. Dip oltası
c. Şamandıralı takım
d. Şamandıralı sürütme
e. Bırakma şamandıralı takım
Sudak balıklarının vücutları zarif olup birbirinden ayrı iki tane sırt yüzgeçleri ve ağızlarında bir sürü sivri uzun (köpek dişi) dişleri vardır. Boyu 1,25 metreye, ağırlığı 20 kiloya ve yaşları da 16 ya ulaşabilir. Sırtı yeşilimsi gri ve karnına doğru gümüşileşen, bir rengi vardır. Ayrıca sırtında belli belirsiz farklı şekillerde kahverengi gölgeler vardır.
Sudak balığı amatör ve ticari balıkçılık açısından önemli bir balıktır. Az kılçıklı, sağlam yapıya sahip beyaz bir eti vardır. Irmaklarda, göllerde ve bazen ırmakların denize aktığı yerlerde bulunur, az tuzlu deniz suyunda da yaşıyabilirler. Derin sularda yaşamayı tercih eden, çok aç gözlü, çok çabuk büyüyen bir tür olmakla beraber esaret altında çabuk ölmesinden dolayı havuzlar ya da akvaryumlarda yetiştirilemez.
Sudak balıkları ilkbaharda, Nisan ile Haziran ayları arası, çiftleşirler. Yumurtalarını sığ suda su bitkilerinin üzerine ve çakılların arasına bırakırlar. Kilogram ağırlık başına 40.000 yumurta yapmakta olup bu diğer balik türlerinin ürettiğinden çok daha azdır (Sazan 300-500 bin adet). Bu yüzden diğer balıklar kadar hızlı ve bol çoğalamaz.
Yurdumuzda Sudak, tatlısu levreği veya uzun levrek olarak bilinirken, yabancı kaynaklarda sudak, luciaperca, zander, pike-perch, walleye, sander, sandra gibi isimlerle de geçer.
Sudak Doğu Avrupa kökenlidir; daha sonra diğer bölgelere getirilip salınmıştır. Türkiye' ye de 1955 yılında Avusturya'dan getirilmiştir. Salınma işleminden sonra bazı ülkelerde negatif ekolojik etkileri olmuştur. Türkiye'de de bu tarihte salındığı Eğirdir gölünde yaşayan iki Cyprinidae türünün yok olmasından sorumlu tutulmaktadır. Bunlardan biri de malesef dünyada sadece bu göle özgü olan Eğirdir Balığı veya Yağ Balığı olarak bilinen Phoxinellus egridiri (Karaman 1972) balığıdır. Bu balığın ticari avcılığı yapılmadığından sudak bu işten gerçekten de sorumludur.
Başta Marmara, Trakya, Karadeniz, Göller bölgesi olmak üzere yurdumuzdaki çeşitli iç sularda bulunur. Bu günlerde miktarının azaldığı bilenmekle beraber en çok Eğirdir gölünde vardır. Terkos gölü, Çubuk barajları, Hirfanlı barajı, Kesikköprü barajı, Kızılırmak nehrinde de yaşadığı bildirilmektedir.
Avlama yöntemleri
Sudak balığı çok dikkatli ve ürkek bir balıktır ve kolay kolay tutulamaz. Boyu 90 santimi ve ağırlığı 7 kiloyu geçenleri çok nadir tutulur. Sudak balığını tutmak için uygun yemler kızılkanat, kızılgöz ve tatlısu levreğidir. Bunun yanında tabiiki başka balık türleride yem olarak kullanılabilir, ama kullanılan yem balığının zayıf ve uzun bir yapıya sahip olmasına önem vermek gerekir. Yarım balık, ve balık parçalarıda yem olarak kullanılabilir. Solucan veya kurt ile tutulan Sudak balıkları çok seyrektir.
Başarılı olmak için bol yavru balıkların yüzdüğü yerleri seçmek gerekir. Kanallarda ve alçak göllerde sazlıkların ve su bitkilerinin yakınında aramak gerek.
En iyi avlanma zamanları buz olmayan zamamlarda akşam ve gece saatleri, ve buz olan zamanda öğlen saatlerindedir. En iyi aylar Mayıs, Haziran, Eylül ve Aralıkdir. En büyük sudak balıkları kışın tutulur (ama kışın avcılık yasaktır).
Sudağın avcılığı çok zevklidir, amatörler arasında tercih edilir. Oldukça ürkek olduğundan avda fazla gürültü yapmamak ve görüntü vermemeye çalışmak gerekir. Yemli oltalara vuruşu oldukça ihtiyatlıdır, acele edilirse yemi bırakıp kurtulabilir. Avcılığı her etobur tatlı su balığında olduğu gibi iki kısımda olabilir. Yapay ve doğal yemlerle avcılık.
1. Yapay Yemlerle Avcılık
a. Atıp çekme
b. Sürütme
2. Doğal Yemlerle Avcılık
a. Atıp çekme
b. Dip oltası
c. Şamandıralı takım
d. Şamandıralı sürütme
e. Bırakma şamandıralı takım
Yorumlar
AMATOR BALIKCI-FAKO